Btp Genel Başkanı Baş: “Bizim Milyonlarca Kürt Vatandaşımızın Önderi, Lideri İmralı’daki Terörist Mi?”

(ÇANAKKALE)- Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, partisinin Çanakkale İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Benim Kürt kardeşimle barışmam için -ki böyle bir şeye ihtiyacım yok, çünkü kavgalı değilim- İmralı’daki terörist başıyla mı anlaşmam gerekiyor? Bizim milyonlarca Kürt vatandaşımızın önderi, lideri, sözcüsü, fikir babası İmralı’daki terörist mi” dedi.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, partisinin Çanakkale İl Kongresi’ne katıldı. Burada konuşan BTP lideri gündeme ilişkin değerlendirmeler yaptı. Hüseyin Baş, şunları söyledi:
“Neymiş Apo ile müzakere edilecek! Sürecin adı hala konulmuş değil. Bize sanki birileriyle aramızda bir kavga varmış gibi bir barış pazarlanmaya çalışılıyor. Halbuki bizim toplum olarak hiçbir kavgamız yok ki, biz hiçbir konuda kavga etmedik. Bu ülkede bir Kürt sorunu hiçbir zaman olmadı, Türk sorunu olmadı, bu ülkede bunlar sorun olmadı. Bu ülkede Kürt’ün yoksulluğu sorun oldu, bu ülkede Türk’ün yoksulluğu sorun oldu, bu ülkede Laz’ın, Çerkez’in, emeklinin, işçinin yoksulluğu sorun oldu. Bizim ülkemizde başka bir sorun olmadı ki… Biz zaten barışmış, biz zaten birlikte hareket etmiş, tarihin hiçbir sayfasında kavga etmemiş topluluklardık.
“Amerika’nın istediği sonuç ortaya çıktı”
Ak Parti bugüne kadar hiç bir şeyi bize gerçekten açıklamadı. Örneğin Irak tezkeresi, anayasa değişiklikleri, Suriye politikası… Bize, ‘Devletin kırmızı çizgisi, devletin politikası’ diye anlatılan şeyler gel zaman git zaman dönüp baktığında ne Türk devletine, ne Türk milletine hiçbir fayda sağlamadı. Bunlar kimin işine geldi? Bu yapılanlar Türkiye‘yi otoriterleştirmek isteyen, kaynaklarını kendi namına kullanmak isteyen, milletini ucuz paraya çalıştırmak isteyen emperyalist güçlerin, Amerika’nın istediği sonuç ortaya çıktı.
“Amerika’nın, yine emperyalizmin işine gelecek”
“Kürt vatandaşımızın önderi, lideri, sözcüsü, fikir babası İmralı’daki terörist mi?”
“PKK sorununu aldılar bir Kürt sorunu haline getirdiler”
Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘ Türkiye‘siz Diyarbakır yetim kalır, Diyarbakırsız Türkiye öksüz kalır’ mealinden bir şeyler söyledi. Böyle bir gündem mi var, böyle bir konu mu var? ‘Türkiye’siz Diyarbakır’ diye bir tartışma mı var? Diyarbakırsız Türkiye diye bir tartışma mı var? Yok. Niye böyle bir şey ortaya konuluyor? Nitekim Güneydoğu’daki sorun bir terör sorunuyken yine aynı hükümet günün birinde çıktı ‘Kürt sorunu çözülmeli’ dedi. PKK sorununu aldılar bir Kürt sorunu haline getirdiler. O tarihten bugüne hiç kimse iflah olamadı. Sizin yaptığınız tanımlamalarla bu iş nasıl çözülecek?
“Siz ‘kardeşlik’ derken Kürt’ü bir sorun olarak görüyorsunuz”
Kürt sorunu diyorlar, bugün ana muhalefet de bunu söylüyor. Kürt sorunu diye bir sorun olabilir mi? Bir kere anlam karmaşası içindeler. Dünyanın neresinde bir halkın geneline bir sorun atfedilebilir ve bunlar bir sorun olarak görülebilir. Siz ‘kardeşlik’ derken Kürt’ü bir sorun olarak görüyorsunuz. Bu iş böyle çözülmez. Bu işi çözmek istiyorsanız gelin Bağımsız Türkiye Partisi’ne, bu işi 6 ayda vallahi çözer billahi çözer.
“Hedef ne Türk, ne Kürt, hedef Anadolu”
Burada hedef ne? Buradaki hedefi çok iyi anlamamız lazım. Buradaki hedef etnik bir kimlik de değil. Buradaki hedef ne Türk, ne Kürt, ne Laz, ne Çerkes, ne Arap, ne başka bir şey. Hedef Anadolu coğrafyasında, Misak-ı Milli sınırları içerisinde bu topraklara sahip olan, yeraltındaki zenginliğine sahip olan, yerüstündeki tarımına sahip olan, bu insan dokusuna sahip olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Burada bu devletin olmasını istemeyen bazı unsurlar geliyorlar bizim devamlı kafamızı karıştırıyorlar. Asıl mesele bu, mesele bizim tarihimiz, medeniyetimiz, kültürümüz, fikrimiz, tarihte başardıklarımız, mesele Anadolu gibi doygun ve zengin bir coğrafyaya sahip olmamız. Şimdi göz diktikleri yer Anadolu coğrafyası. Bunu onlara biz yedirir miyiz? Hayır yedirmeyiz, asla yedirmeyiz!
“Anadolu bir devletin malı olmaz, Anadolu bir milletin malı olmaz”
Milyonlarca sığınmacının bu ülkede yaşadığını görüyoruz, milyonlarca yabancı ırktan insanın Türkiye Cumhuriyeti pasaportu taşıdığını görüyoruz. Bu ne demek? Bu şu demek; bundan 20 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti pasaportu taşıyıp Türkiye Cumhuriyeti Devletiyle, bu topraklarla, Anadolu’yla hiçbir bağı ve aidiyeti olmayan milyonlarca insanın var olduğunu görmüş olacağız. Şu anda bizim bilinçaltımıza şu zerk ediliyor; Anadolu’nun aidiyeti olmaz, Anadolu bir devletin malı olmaz, Anadolu bir milletin malı olmaz. Burası bir ortak yaşam alanı.
“Biz andımızı okurduk, milli bayramlarımızı kutlardık”